Biraz Otomatik Biraz Portakal
Merhaba Otomatik Manga severler. Görüşmeyeli nasılsınız? Serilerimizi sevdiniz mi? İstek serileriniz var mı? Bu konuda Otomatik Manga ekibi olarak önerilerinizi bekliyoruz. Tabii bunu dedik diye her istenilen seriyi yapacağımızı düşünmeyin. Çünkü Otomatik Manga ailesi olarak çevirirken de editlerken de keyif alacağımız serileri yapmayı tercih ediyoruz.
Güncele mutlu bir haberle başlayalım değil mi? Ekibimize çok sevdiğimiz iki harika editör arkadaşımız katıldı, Asmin ve Moonshine. Hoş geldiniiiizzz… Ekip olarak daha da büyüdük. Tabii fazla da büyüme niyetimiz yok. Gerçi bir tane de eli kulağında, gelecek dünyalar tatlısı bir çevirmenimiz var. O sürpriz olsun, birazcık merak edin. 😉 😉 😉
Otomatik Manga macerasına başladığımızda amacımız sevdiğimiz serileri sevdiklerimizle birlikte yapmaktı. Bu kadar takip edenimiz olacağını onu da geçtim bizim düzenli bir grup olmaya karar vereceğimizi hiçbirimiz düşünmemişti. Çünkü her ne kadar adımız otomatik olsa da bizler tembel ve rahatına düşkün insanlarız. Tabii bu kadar tanınmamızda Manga Denizi’nin katkıları çok büyük. O yüzden başta muhteşem çevirmenimiz Hiro olmak üzere Manga Denizi ailesine de çok teşekkür ederiz. Bir teşekkür de ihtiyacımız olduğu zaman işlerimizin kaliteli olması için bizlere psd bulmamızda yardımcı olan, Fumi’nin biricik ortağı diye bilinen komşu grubumuz Miskin Tilki’nin kurucularından Zakkyliar’a. Bir teşekkür de hatta en büyük teşekkür Otomatik Manga ekibi olarak biricik Chizurumuza gelsin. Bizleri bir araya getirip Otomatik Manga çatısı altında topladığı için kocamannn teşekkürler. 🙂
Siz de takdir edersiniz ki yeniyiz ve sürekli grubu iyileştirmeye çalışıyoruz. Bu nedenle azıcık daha sabredin. Çok yakında harika serilerle ve işlerle sürekli güncel vereceğiz. Anlayışınız ve sabrınız için çok teşekkür ederiz.
Bu kadar kısa güncel yazıp sizleri mangalarla baş başa bırakmayacağım için kusura bakmayın. Otomatik Manga deyince çoğu kişinin aklına Otomatik Portakal kitabının geldiğini umarak size Otomatik Portakal hakkında kısa bir yazı yazacağım. Uzun zamandır okumak istediğim ancak ertelediğim bir kitaptı. Chizuru sayesinde ve Komflag ısrarları ile ertelemeyip okumaya karar verdim. Kitap yer yer o karanlık havasından dolayı arada bir yüreğimi darlasa da okumaya devam ettim. İyi ki de okumuşum diyorum. Bence herkesin mutlaka okuması gereken bir kitap. Bu kitabın yazarı hakkında da bilmeniz gereken bir şey var. Anthony Burgess’e tedavi edilemez beyin tümörü teşhisi konduktan sonra bir yıldan az bir zamanı kaldığı söyleniyor. Anthony Burgess de bu süreçte kendisi öldükten sonra eşinin geçimini sağlamak amacıyla oturuyor ve kitap yazmaya başlıyor. Bir yılda beş kitap yazan Anthony Burgess’a bir yılın sonunda yanlış teşhis konulduğu ortaya çıkıyor. Tabii o artık tanınan bir yazar oluyor ve günümüzde elliden fazla kitabı bulunmakta. Ne ilginç değil mi? Öleceğini öğrendiği anda öfkeyle kitap yazmaya başlaması onu şu anda tanınan meşhur bir yazar yapıyor. Ayrıca bu kitap da filme uyarlanan kitaplardan. Stanley Kubrick’in yönetmenliğini yaptığı film kitapla aynı adı taşıyor olsa da bence içerik olarak başka yerlere kaymış. İyi ki kitabı okumadan önce filmi izlememişim. Eğer öyle yapsaydım o zaman bu kitabı bu kadar meşhur yapan ne ki deyip kitabın yüzünü açmazdım. Kitap bence çok derin ve üzerine düşünülmesi, sorgulanması gereken bir kitapken film kitabın bu havasını dağıtıp tamamen duygusuzlaştırmış ve basitleştirmiş. Bilmiyorum belki filmini izleyip beğenenler vardır. Onlara haksızlık etmek istemem ama fikirlerini mutlaka öğrenmek isterim. Kitabı okuyanlar, filmi izleyenler yorumlarınızı bekliyorum…
Bu hafta sizlere yeni bir seri sunuyoruz. Ayrılmaz ikili Baykuş ve Asmin’den. Onun dışında farklı olarak iki oneshot hazırladık. Tabii serilerimizi takip edenler için de yeni bölümler hazırladık. Bu kadar şeyden sonra güncel yazısına son veriyor ve sizleri mangalarla baş başa bırakıyorum. 🙂
Yasei no Last Boss ga Arawareta! – Bölüm 1
Somali to Mori no Kami-sama – Bölüm 2
Machida-kun no Sekai – Bölüm 3